Sultan Abdülhamid Fotoğrafları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sultan Abdülhamid Fotoğrafları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Ağustos 2019 Cumartesi

Fotoğraf Merakı ve Fotoğraf Arşivi

Bilindiği üzere Abdülhamid, kurmuş olduğu devasa gizli servis ağıyla ün salmış bir sultandı. Bu ağın daha etkili bir şekilde işleyebilmesi için kullandığı araçlardan biri fotoğraf oldu. Yıldız sarayı'nda özel bir fotoğraf stüdyosu (neler yoktu ki zaten o sarayda) dahi kurdurduğu da bilinen bir gerçek.
Sultan, 1880'lerde imparatorluğun dört bir yanına fotoğrafçılar gönderir ve 30 bin klişeyi (baskıda kullanılmak üzere, üzerine kabartma resim, şekil vb. çıkarılmış metal levhaya verilen ad. kaynak: tdk) aşan bir koleksiyon oluşturur. Bu resimlerin bir bölümü o dönemin modernleşme çabalarını yansıtma amacı taşımaktadır. İşte demiryolları olsun, batı tarzı mimariyi müjdeleyen binalar olsun. Sultan bu fotoğrafları propaganda aracı olarak görmekteydi. Abdülhamid batı'ya, kendi imparatorluk döneminde gerçekleştirilen toplumsal, bilimsel ve kültürel gelişmeleri göstermek ve batı'nın gözünde medeni bir imaj oluşturmak istemekteydi.
 
 Abdülhamid batı'ya, kendi imparatorluk döneminde gerçekleştirilen toplumsal, bilimsel ve kültürel gelişmeleri göstermek ve batı'nın gözünde medeni bir imaj oluşturmak istemekteydiBursa İdadisi

 Sultan'ın diğer bir hedefi de yabancıların "oryantalist" bakış açılarını gözler önüne seren, Osmanlı'yla alay ettiklerini düşündüğü fotoğrafların manipülatif etkisini kırmaktı. Abdülhamid, 1893 senesinde Washington'da bulunan kongre kütüphanesi'ne (library of congress, söz konusu fotoğraf arşivinin bulunduğu kütüphane) içinde 1800'ün üzerinde fotoğraf bulunan 51 adet deri ciltli albüm gönderir. Bir sonraki yıl da british museum'a albüm göndermeye karar verir. Söz konusu fotoğraflar, içlerinde Sultan'ın resmî fotoğrafçıları olan Ermeni Abdullah kardeşlerin de yer aldığı yedi fotoğraf atölyesinin katılımıyla derlenmiştir.

  Söz konusu fotoğraflar, içlerinde Sultan'ın resmî fotoğrafçıları olan Ermeni Abdullah kardeşlerin de yer aldığı yedi fotoğraf atölyesinin katılımıyla derlenmiştir 
 Kız öğrencilerin başlarının açık olması ilginç bir ayrıntı olarak duruyor.


Fotoğrafların başlıca temaları ise manzaralar ve anıtlar ile eğitim ve sanayi alanlarında ulaşılan ilerlemelerdir. François georgeon(Fransız tarihçi) en iyi tasvir edilenin ise eğitim olduğunu belirtiyor: yeni inşa edilen okul binaları, kızların da aralarında bulunduğu üniformalı öğrenciler vs.
Maalesef bu albümler yukarıda bahsi geçen kurumların raflarına öyle resmi bir törenle girememiş. Georgeon, bunların arka kapıdan içeri alındıklarını ve tarihçiler tarafından ancak yüz yıl kadar sonrakeşfedildiğini belirtiyor.
Kaynak: François Georgeon, Abdülhamid İİ Le Sultan Calife (1876-1909), 2003.
İlgili fotoğrafların bir bölümünü aşağıdaki linkten görebilirsiniz
http://www.loc.gov/pictures/search/?co=ahii&st=gallery


22 Temmuz 2017 Cumartesi

Ulu Hakana Suikast Girişimi Olduğu Gün



#TarihteBugün Sultan II.Abdülhamid Han'a suikast düzenlendi. (Yıldız Suikasti, 21 Temmuz 1905)

Cuma günü Sultan, namazını kılmak için Hamidiye Camii’ne gider. Tam dışarıya çıkacağı sırada müthiş bir patlama olur. Camiden çıkan Sultan büyük bir soğukkanlılık içinde “Sakın korkmayın, olduğunuz yerde kalın” diye güçlü bir sesle bağırarak ortalığı sakinleştirmeye çalışır.

21 Temmuz 1905’te Yıldız Hamidiye Camii avlusunda Ermeni tedhişçilerinin düzenlediği suikast girişiminden Sultan sağ kurtulmuş; ancak cami civarında kan gövdeyi götürmüştü. Necip Fazıl’ın anlattıklarına göre parmaklıklar üstünde kopuk insan ve at uzuvları, baltayla doğranmış gibi paramparça cesetler yüzünden manzara korkunçtu.

Bu feci panik ortasında Abdülhamid ne mi yapmıştı? Vakar ve sükunetini korumuş, yetkilileri yatıştırmış, sakin adımlarla saltanat arabasına yürümüş ve patlamadan ürkmüş atlarının dizginlerini eline alarak Yıldız Sarayı’nın yolunu tutmuştu.

Soruşturma sonrasında suikastın elebaşlarından Belçikalı sosyalist Charles Edward Jorris’in de aralarında bulunduğu 11 kişi idama mahkum edildi. Ne var ki Jorris de diğerleri gibi Abdülhamid’in insafına mazhar olup affedilecekti. Yetmedi, Abdülhamid’in sadık bendelerinden biri olarak hizmetine alındı ve cebine 500 altın harcırah konup Avrupa’ya gönderildi. Belki de dünya tarihinde ilk defa bir lider suikastçısını cezalandırmak yerine işe alıyordu. Tuhaf ama günümüz insan kaynakları uygulamaları açısından bakıldığında bir o kadar rasyonel ve pragmatik bir önlem değil mi? #Tarih #Osmanlı


İkinci Abdülhamit Döneminde Paşalığa Kadar Yükselen Kabadayı: Arap Abdullah

ikinci abdülhamit devrinin namlı aksaray kabadayılarından olup, sonradan paşalığa dek yükselmiş, hayatı filmlere ve romanlara konu olmuş ol...