17 Ağustos 2019 Cumartesi

Eserleri Hadımköy Askerî Hastahanesi



Sultan 2'nci Abdülhamid tarafından 1891 yılında Hadımköy Hastane Mahallesi'ne yaptırılan ve askeri hastane olarak hizmete açılan yapı, Balkan ve Çanakkale savaşlarında önemli yer tuttu. 1985 yılına kadar askeri hastane olarak hizmet veren tarihi yapı, daha sonra Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından 2012 yılına kadar kışla olarak kullanıldı. 2012'den sonra kaderine terk edilen tarihi hastane binası bir dönem evsizlerin ve madde bağımlılarının meskeni oldu. Basında çıkan haberler üzerine çevresinde bir süre güvenlik önlemi alınan yapı şimdilerde yağmacıların hedefi oldu
İstanbul Hadımköy'de bulunan ve bakımsızlık ve ilgisizlikten harabeye dönen Sultan 2'nci Abdülhamid'in mirası şimdi de hırsızların yeni hedefi oldu. Hırsızlar, 127 yıllık tarihi binanın çalınmadık eşyasını bırakmadı.
Sultan 2'nci Abdülhamid tarafından 1891 yılında Hadımköy Hastane Mahallesi'ne yaptırılan ve askeri hastane olarak hizmete açılan yapı, Balkan ve Çanakkale savaşlarında önemli yer tuttu. 1985 yılına kadar askeri hastane olarak hizmet veren tarihi yapı, daha sonra Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından 2012 yılına kadar kışla olarak kullanıldı. 2012'den sonra kaderine terk edilen tarihi hastane binası bir dönem evsizlerin ve madde bağımlılarının meskeni oldu. Basında çıkan haberler üzerine çevresinde bir süre güvenlik önlemi alınan yapı şimdilerde yağmacıların hedefi oldu.
MADDE BAĞIMLILARI VE EVSİZLER KALIYOR
Hastane Mahallesi Muhtarı Onur Fırıncı, "İçeride iğne kadar bir şey kalmadı. Kabloları, demir boruları, petekleri söktüler, camları kırdılar. Kazanlar vardı, o kazanları çaldılar. Yemekhane'de sökülebilecek ne varsa hepsini söküp yağmaladılar. Şu an geldiğimiz noktada taş üstünde taş yok, her tarafı yağmalanmış durumda. Şuan burası kapısı açık, herkesin rahatlıkla girip çıktığı bir yer oldu. Halen içeride madde bağımlıları ve evsizler kalıyor. En vahim olan da burada bir okul var. Tüm bunlar okulun yanı başında oluyor" dedi.
Bir dönem hastanede tedavi gördüğünü ve yıllar sonra İstanbul'a geldiğinde 15 gün yattığı hastaneyi ziyaret etmek için hastaneye geldiğini söyleyen Rezan Karabulut gördüğü manzara karşısında şaşkın. Büyük bir üzüntü duyduğunu belirten Karabulut, "Çocukluğum Hadımköy'de geçti. Babam astsubaydı, ben küçükken hastalandığımda burada 15 gün kaldım. Bahçesi ile inanılmaz bir yerdi. Şimdi burayı böyle görmek çok üzdü beni. Şu an içeri girmeye korkuyorum. 15 gün boyunca yattığım odayı görmeye geldim ama içeri girmeye çekiniyorum. Böylesi bir eserin bu şekilde kaderine terk edilmesi çok üzücü gerçekten" şeklinde konuştu.
Bir başka vatandaş da, "Burayı böyle gördüğümüzde üzülüyoruz. Bir zamanlar askerlerin kullandığı binayı en azından emniyetini alır diye düşünüyordum ama yanıldım. Şuan çok kötü bir halde burası. Duvarlara yazılar yazılmış, eskiye dair bir eseri böyle görmek beni çok üzdü" ifadelerini kullandı.

Eserleri Alman Çeşmesi

Sultanahmed'de Alman Çeşmesinin açılış töreni (1901)

 Sultanahmed'de Alman Çeşmesinin açılış töreni (1901).

Eserleri Yıldız Hamidiye Camii






Sultan 2. Abdülhamit tarafından 1885'te mimar Nikolaidis Jelpuylo'ya yaptırılan Yıldız Hamidiye Camisi, restorasyon çalışmalarının ardından yarın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla cuma namazıyla ibadete açılacak.
İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürü Mürsel Sarı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2013 yılı Haziran ayında başlayan restorasyon çalışmalarının tamamlandığını ve caminin açılışa hazır hale getirildiğini söyledi.
Caminin çok özel mimari özellikler taşıdığını vurgulayan Mürsel Sarı, şu bilgileri verdi: "Restorasyon çalışmaları 2 kapsamda yürütüldü. Birinci kısım caminin, ana binanın onarılmasıydı. İkinci kısım da çevre düzenlemesiydi. Birinci kısımda yaklaşık 16 milyon lira civarında bir harcama yapıldı. Çevre düzenlemesi için de 11 milyon lira civarında bir harcama, toplamda 27 milyon liralık bir imalat gerçekleştirildi. Bu kapsamda tepeden tırnağa cami elden geçirildi. Öncelikle ahşap kubbenin kurşunları açıldı, onlar yenilendikten sonra dış duvarlar, dış etkenlerden oluşan kirler, paslardan arındırıldı.
Sağlamlaştırmayla ilgili drenajlar yapıldı. Caminin içine geldiğimizde görüldüğü üzere çok zengin süslemeler var. Yıldız motifleri olan bir eser bu. Bunların hepsi temizlendi.
Kalem işleri açısından da çok zengin. Burada karma bir üslup var. Selçuklu izleri de görülmekte, Osmanlı ve 1885'lerde yapıldığını düşünecek olursak barok üslup da etken olmaya başlamış mimaride. Dolayısıyla buradaki kalem işlerinin raspa yöntemiyle orijinallerine ulaşıldı. Onlarda iyileştirmeler yapıldı.
Yine ısıtma, soğutma sistemleri, tümü elden geçirilerek daha uzun yıllar ibadet edilir mekan haline getirilmeye çalışıldı." Caminin orta mekanında bulunan avizenin çok değerli olduğuna dikkati çeken Sarı, "Avizenin Alman İmparatoru 2. Wilhelm tarafından camiye hediye edildiğini biliyoruz. Bunun da zaman içinde kısmi arızaları vardı. Onlar da yenilenerek temizlendi ve yerine asıldı. Gerçekten o da çok değerli ve önemli bir parça." diye konuştu. #tarih #osmanlı #hamidiyeyıldız #sultanabdülhamid
   
 
Sultan 2

Abdülhamid Han Marşları





2. Abdülhamid tarafından birçok müzisyene yaptırılan devlet marşları Hollanda'da ortaya çıktı. 1876 yılına ait olan albümün Abdülhamit'in Romanya Kraliçesi Elizabeth'e hediye ettiği belirtildi..
Osmanlı Padişahı 2.Abdülhamid'e ait müzik albümü ilk kez, Hollanda'da gün yüzüne çıktı. Türk ve Arap Dünyası Araştırma Merkezi Başkanı Dr. Mehmet Tütüncü tarafından Hollanda'daki müzayededen satın alınan 1876 tarihli albümde, 2. Abdülhamid tarafından çeşitli müzisyenlere yaptırılan devlet marşlarının besteleri yeralıyor.
Albümün varlığını ortaya çıkartan Dr. Tütüncü, müzayedede rastladığı eserin içeriği hakkında şunları söyledi: "Albümün muhtevasından saraydan çıkma ve Sultan 2. Abdülhamid'e ait eserle karşı karşıya olduğumu anlayınca, Amsterdam Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Abdullah Altay ile istişare ederek satın almaya karar verdim. Koleksiyonu oluşturan eserlerden hepsi 1876 yılına ait. Bu tarihte Osmanlı tahtından 3 sultan geçti. Sultan Abdülaziz öldürülünce, Sultan 5. Murad tahta geçti ancak 3 ay sonra ruh sağlığı yerinde olmadığından yerine 2. Abdülhamid getirildi. Osmanlı'da tahta geçen her hükümdar, kendisine özel marş besteletiyor ve bu marşlar, devlet marşı kabul ediliyordu. Ortaya çıkan albüm 1876 yılındaki 3 padişah için bestelenen marşlar.
Albümde yer alan eserlerin bir kısmının ilk Müslüman nota basımcısı Hacı Emin Efendi'ye ait olduğunu dile getiren Dr.Tütüncü şöyle devam etti:
HİZMETKÂRINA VERMİŞ
"Albümü satan firmayla yaptığım görüşmede, eserin 2. Abdülhamid tarafından Carmen Sylvia adıyla bilinen Romanya Kraliçesi Elizabeth'e hediye edildiğini öğrendim. Kraliçe de söz konusu albümü, hizmetkarı olan Euphrosine de Gradisteano'ya hediye etmiş. Belçikalı bir asilzade ile evlenen Gardisteano'nun ölümünden sonra albüm, 100 yıl aile içinde kaldıktan sonra, bu yıl müzayedede satışa sunuldu. Albümü İstanbul'a getirip tanıtacağız."
142 yıl sonra ortaya çıkan bilinmeyen albümü inceleyen Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Piyanist-Müzikolog Doç.Dr.Evren Kutlay da, "Koleksiyonu oluşturan eserlerden hepsi 1876 yılına ait. Üzerinde tarih yazmamış olsa da seçkinin 1876 yılındaki tarihsel olayları anlatan bir müzikal olduğunu anlardık. Ortaya çıkan bu albüm Sultan 2.Abdülhamid'in ruh halinin ve devrinin mmüzikal yansıması olarak düşünülebilir" dedi.
Kaynak:
http://m.haber7.com/amphtml/guncel/haber/2718840-abdulhamidin-hediye-ettigi-album-bulundu 24.09.2018 22:05

Dünyada Abdülhamid Han Sevgisi

Sri Lankanın başkenti Colombo da bir sokağa Sultan Abdülhamidin adı verilmiş.
 Sri Lankanın başkenti Colombo da bir sokağa Sultan Abdülhamidin adı verilmiş

Özlü Sözleri



 

MUKADDES BELDELERE HİZMETLERİ

II. Abdülhamit 1908 yılında elektrikli ampülü ilk olarak Mescid-i Nebevî'ye döşetmiş, kendi sarayından önce ışıklandırmıştır..



 Abdülhamit 1908 yılında elektrikli ampülü ilk olarak Mescid-i Nebevî'ye döşetmiş, kendi sarayından önce ışıklandırmıştır

İkinci Abdülhamit Döneminde Paşalığa Kadar Yükselen Kabadayı: Arap Abdullah

ikinci abdülhamit devrinin namlı aksaray kabadayılarından olup, sonradan paşalığa dek yükselmiş, hayatı filmlere ve romanlara konu olmuş ol...